30 Mayıs 2014 Cuma

SULTANDAĞI (İSHAKLI) TARİHİ

Yıllardan beri ikinci bir antik kent aranmışsa da bulunamamıştır.  Aranan bu antik kent 100 yıldır Bolvadin ve Emirdağı arasında aranmıştır.  Bu kitabın yazarı Yüksel Özdemir’in Belediye Başkanlığı döneminde kaçak kazı yapanlar bazı kırık yazılı taşları Yüksel Özdemir’e vermişlerdir.  Verilen bu taşlar Afyonkarahisar müzesine teslim edilmiştir.  Amerika ve Hollandalı tarihçiler müzedeki bu taşları okumuşlar, aranan ikinci Antik kentin bu taşta yazılı olduğunu anlamışlar ve ilçeye gelerek taşların bulunduğu yöreyi göstermesi için ........... Köyündeki bu yeri tespit etmişler ve çevrenin fotorafını çekmişlerdir.  Edinilen bilgiye göre bu Antik Kentin adı OREKREA (AUROKRA)'dır.  Kitabeyi Prof.Dr.Thomas Drew-Bear okumuştur.  Antik şehrin yerini öğrenmeye gelen Amerikalı ve Hollandalı kişiler UNESCO'dan para temin ederek kazı çalışmaları yaparak şehrin meydana çıkarılmasını sağlayacaklarını söylemişlerdir.  Ancak 24 yıldır hiçbir girişim olmamıştır.  İlçeye bağlı Kırca Kasabasında da eski taşlar ve dere yatağı altında şarap mahzenlerinin bulunduğu görülmüştür.  İlçenin Büyük Karasu mevkiinde ve Yeşilçiftlik kasabası ile arasındaki yerde de çok eski bir höyük (erikçi höyüğü) daha bulunmaktadır.  Bu höyükün Bizans devrinden kalma olduğu sanılmaktadır.  İlçenin demir yolu altı höyük mevkiinde de yapma höyük bulunmakta, bu höyükteki bazı kazılardan anlaşıldığı üzere insan kemikleri çıkmaktadır.  İşte bütün bu, antik kentler, höyükler, Manastır ve eski taşların çevrede çıkması İSHAKLININ önemini arttırmakta ve çok eskiye dayandığın göstermektedir.
M.S 737 yıllarında burada oturan halkı Battal Gazi İslamiyete davet etmiş, kabul görmeyincede çıkan savaş sonrası halk kılıçtan geçirilmiştir.  Battal Gazinin kumandanlarından Ahmet Tarhani (Tarhan) ve Ahmet Remzi burada şehit düşmüş olup türbesi Akşehir Yolu üzerindedir.  Bu şehitlerden Tarhanın ilk tüfeği yaptığı da rivayet edilir.
Daha evvel çeşitli isimler alan İSHAKLI, Selçuklu Devrine kadar Bizanslıların şehirleri arasında bulunmakta idi.  Gerek Bizanslıların Doğuya yaptığı savaşlardan, gerekse Türklerin batıya yaptığı akınlardan doğunun ve batının yol uğrağı olmuştur.
Selçukluların 1071'den sonra, Anadoluyu Türkleştirmek gayesi ile Konya’yı başkent yaptıktan sonradır ki, İSHAKLI el değiştirerek Selçuklu Devletinin topraklarına ilhak edilmiş ve Orta Asyadan gelen Oğuz Türkleri bu beldeye yerleşmişlerdir.
Selçukluların, Bizans ile yaptığı savaşta, Selçuklu Ordusunun uç beylerinden İSHAK BEY savaşta zayıf düşerek geri çekilmek zorunda kalmış ve ilçenin bugünkü bulunduğu arazide sık ormanlarla kaplı olduğundan, İSHAK BEY askerleri ile bu sık ormanlarda saklanmıştır.  Düşman İSHAK BEY'i takip ederek ormanlığa gelmiş, çok sık olan bu ormanlık bölgeye giremeyip İSHAK burada saklı (gizli) bekleyelim demiş, O tarihten bu yana İSHAK, saklı manâsına İSHAKLI olarak ismini almıştır.
İSHAK BEY bu savaşta şehit düşmüş, halen türbesi Selçuk Mahallesinde Mehmet Ali Doğanın Evi arkasında bulunmaktadır.  Bu türbenin eskiden mermer taşları bulunmakta idi.  Ancak bazı kişilerin, eski para aramaları ile bu taşlar kırılmış ve kayıp olmuştur.  Türbe 1990 yılında Belediye Başkanı YÜKSEL ÖZDEMİR tarafından Belediyece yaptırılmıştır.
Bu savaşta yine Selçuklu uç beylerinden Fadıl Bey (Fodul Bey) de, İSHAK BEY’in ordusunun bir koluna kumanda ederken şehit düşmüştür.  Türbesi Selçuk Mahallesi Altın Taş Sokakta bulunmaktadır.  Bu türbede 1990 yılında Belediye tarafından temizlenmiş ve mezarı yaptırılmış olup kapısına Fadıl Beyin ismi yazdırılmıştır.
Burada bir anıdan bahsedeceğiz:  Bu türbe Belediye tarafından yaptırılırken, türbenin komşusu eski ağa sülâlesinden Hacı Aziz Oğullarından Abdül Kadir Şahin, çalışmaları görerek şu ifadeyi kullanmıştır.  ''Yazıklar olsun bize! 60 yıldır bu sokakta oturuyoruz türbenin tamir edilmesi aklıma gelmedi'' demiştir.  Belediye Başkanı YÜKSEL ÖZDEMİR'e çok memnun olduğunu ifade etmiş ve işçilere tamir süresince yemek söylemiştir.  Abdül Kadir Şahin çok nazik, hatırnaz, ve sevimli bir kişiliğe haizdi. (Allah Rahmet Eylesin)
Yine bu gibi savaşlarda şehit düşen Hacı Ömer Çavuş'un Türbeside (Eskiden bu Türbeye Yarım Ağrı Türbesi denirdi) Çavuş Mahallesi Üçpınar Çeşmesinin suyunun çıktığı yerde idi.  Bu türbe şimdiki emniyet binasının yanındadır.  Çavuş Mahallesi ismini bu kişiden almıştır.  Ayrıca erkek çocuğu olmayanlar bu türbeye adak adarlar ve çocukları olduğunda da ismini Hacı Ömer koyarlarmış.  Bu türbede belediyece yaptırılmış ve mezarı üzerine yazısı yazdırılmıştır.
Yine bir rivayete göre, 1176 yılında Bizans İmparatoru tarafından, Türkleri Anadoludan atmak için büyük bir Bizans ordusu ile Selçuklu Ordusu şimdiki Bolvadin Ovasında karşı karşıya gelirler.  Yapılan Savaşta Selçuklu Ordusu, Bizans Ordusunun kalabalıklığı yüzünden ikiye ayrılır.  Geceleri Emirboğa kumandasındaki birliklerin şimdiki Emir Dağına Sultanboğa kumandasındaki birliklerin ise şimdiki SULTANDAĞlarına çekilmeleri ile de göl tarafındaki dağlara Emir Dağları, şehir tarafındaki dağlarada SULTANDAĞları denilmiştir.  Selçukluların zaferinden sonra zaptedilen bu yerlere, 1257 yılında İskân işleri tamamlandıktan ve Oba Beylerine Tımar verilirken, İSHAK ismindeki bir Oba Beyine de bu arazi tımar olarak verilmiştir.  İlçenin ismide kurucusuna izafeten İSHAKın arazisi olarak adlandırılmış, zamanla da ISHAKLI denilmiştir.
ISHAK ister Oba Beyi olsun, ister Selçuklu Ordusunda bir kumandan veya Uç Beyi olsun, ortada bir İSHAK BEY bulunmakta ve bu İSHAK BEYin mezarıda olduğuna göre beldenin ismini İSHAKtan aldığı ve İSHAKında zamanla, İSHAKLI olduğu anlaşılmaktadır.
SELÇUKLULAR DEVRİ :
1071 den sonra Kutulmuş Zade Süleyman bey,Anadoluyu fethetmeye başlamıştı.1074 te karargâhını Birecikte kurmuştu. Milâdi 1077 yılından itibaren Bizans imparatorunun tahtı ve Anadoludaki toprakları müthiş bir tehlike geçirmeye başladı.Büyük Selçuklu Sultanı Melikşah,Kutulmuş Zade Süleyman Bey'i Anadoluda almış oldukları yerler için,hükümranlık ve hükümdarlık haklarını tanıyor ve Sultanlık Menşuru veriyordu.
Bizans imparatoru Mişel Dükas'ın 1071-1078 Rumelideki komutanı Nikefor Biyonneas,imparatoruna karşı baş kaldırmış ve hükümdarlığını ilan etmişti. Anadolu ordularının baş komutanı Nikefor Botanyetes de meslektaşını taklit ederek,imparatorluğunu ilan etti ve Bizans başkentine yürümek için hazırlanmaya başladı.
İki isyan ve iki ateş arasında kalan Bizans imparatoru Mişel Dükas tehlikeyi önlemek için Anadolu (Küçük Asya)nun iç taraflarını fetheden Kutulmuş Zadelerden Mansur ile Süleyman Şah'a baş vurarak ve yüklüce bir para vadederek, Anadolu baş komutanı Nikefor Botanyetes'in İstanbula yürüyüşünü durdurmalarını rica etti.
II Horasan ve Selçuklu Hükümdarı Alpaslanın evvelce Bizans'a iltica eden eniştesi ile diğer Türk Komutanlar, durum ve fırsattan faydalanarak Nikefor Botanyetes'e katıldılar.Botanyetes kendisine katılan Türk Komutanlarını, Kutulmuş Oğullarının Karargâhına göndererek ve bazı tavizlerde vererek, karşılığında Bizans'a karşı serbest olmak ve kendisine yardım edilmesini bile temin etti.
Kutulmuş Zade Süleyman Şah bu tarihlerden evvel Konyayı ve Konyanın batısındaki Kevele Kalesini ve bu civardaki diğer kaleleri fethetmiş ve batı Anadoluya doğru genişlemeye başlamıştır.Bu genişleme sırasında Akşehir,Yahsiyan (Gölçayır) ve İSHALIyıda almıştı.İşte İSHAKLI ilk defa Konya Selçuklu Hükümdarlığının Kurucu olan Süleyaman Şah tarafından Bizanstan alınmış ve Selçuklu Türk Devleti sınırlarına katılmıştır.İSHAK BEYinde bu ordulardan birisinde komutan olması ihtimal dahilindedir.
Bizans Devletinin Anadolu Orduları Başkomutanı Nikefor Botanyetes hazırlıklarını tamamlamış, önce İznik'i sonrada İstanbulu alarak İmparatorluk tacını giymiştir.Artık sıra Rumelindeki rakibi Nikefor Biyonneası ortadan kaldırmaya gelmişti.
Nikefor Biyonneas'ın Rumeli ordularıda güçlü olduğundan,yeni imparatorun onu ortadan kaldırmaya gücü yetmeyecekti.Çünkü elindeki kuvvetleri yetersizdi.Anadoludaki Kutulmuş Zadelerden yine yardım istedi.Selçuk prensleri bu isteği kabul ederek Üsküdar'a kadar yardıma geldiler.Bu arada da fırsattan istifade,karargâhlarını Kütahya civarına kadar getirmişlerdir.
İmparator Rumelide meşgul olurken, Selçuklu Oğuz Türkleride batı ve kuzey Anadoluda topraklarını genişletiyor ve hakimiyet tesis ediyorlardı.  Bu arada da İSHAKLI ve çevresine yeni insanlar geliyor ve İSHAKLI önemli bir yer olmaya aday durumuna geliyordu.
Büyük Sultan Melikşah, Süleyman Şah'a vaat ettiği egemenlik ve bağımsızlık menşurunu göndermiş, Bağdat Halifeside Süleyman Şah'a Sultanlık ünvanını vermişti.  Gazilik vasfınıda benimseyen Süleyman Şah, Böylelikle Anadolunun ilk bağımsız hükümdarı olmuştur.
Bir çok bilgi ve tarihi bilgilerden de anlaşılacağı üzere Süleyman Şah egemenliğini Hicri 470, miladi 1076-1077 yıllarında kazanarak, idare merkezini Konya da kurmuş ve istiklâl menşurunu burada okutmuştu.  Konya Selçukluların ilk başkenti olmuş ve İSHAKLI da Konya'ya bağlanmıştı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder